Yatırımcılar dikkat: Altında yeni rekorlar yolda

Posted by


Altın fiyatlarında tırmanış devam ediyor. Hem yatırımcıların talepleri hem de merkez bankalarının altına olan iştahı süreci destekliyor.

Dünya Gazetesi’nden Birol Bozkurt’un haberine göre, Orta Doğu’daki çatışmalar ve İran-İsrail arasındaki saldırı gerilimi devam ederken, Çinli yatırımcıların altın talebi ons altın fiyatlarına önemli bir destek veriyor. Hem yatırım bankaları hem piyasa uzmanları ons altın fiyatlarında yükselişin süreceğini açıklarken, değerli metal için 2024 yılının rekorlar yılı olacağı görüşü öne çıkıyor.

Altın fiyatları daha önceki yıllarda batılı ülkeler tarafından belirlenirken son yıllarda karar verici taraf Uzak Doğu oldu. Özellikle Çin’in dünyada üretilen yıllık altın miktarının yarısına yakınını satın aldığını söyleyebiliriz. Bir yılda yaklaşık 2.500 ila 3.000 metrik ton altın üretiliyor. Çin, Türkiye, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Kazakistan, Singapur, Libya zaman zaman Rusya altın alıcı ülkeler arasında bulunuyor. Özellikle Rusya- Ukrayna savaşı sonrasında enerji ve gıda fiyatlarında başlayan artış ile hala etkilerini hissettiğimiz enflasyon başlığı altın alımını etkileyen unsurların başında geliyor.

ÇİN’DE ALTINA TALEP ARTTI

Çin’deki emlak krizi ekonomik belirsizliğe yönelik endişelerinin artmasıyla Çinli yatırımcıların altına hücumu değerli metalin ons fiyatını yukarı yönlü desteklemeye devam ediyor. Enflasyona ve para birimindeki değer kaybına karşı bir koruma aracı olarak kullanılan altının ons fiyatı, Rusya-Ukrayna savaşının devam etmesi ve Ekim 2023’de İsrail-Filistin çatışmasının jeopolitik gerilimleri artırmasıyla “güvenli liman” statüsüyle daha da yükseldi. Enflasyonla mücadele kapsamında gelişmiş ülke merkez bankalarının bir süredir tarihi yüksek seviyelerde tuttukları politika faizlerini yakın zamanda indirmeye başlayacaklarına ilişkin tahminler de altının yatırım aracı olma özelliğini artırıyor. 12 Nisan’da 2 bin 432 doları aşarak rekor tazeleyen altının ons fiyatı, bu hafta 2 bin 310 doların üzerinde seyretti.

Dünya Altın Konseyi’nin verilerine göre, 2023’te Çin’in mücevher, külçe ve madeni para tüketiminin rekor seviyelere ulaşmasıyla bu durum değişti. Çin’in altın takı talebi yüzde 10 artış gösterirken Hindistan’da yüzde 6 düşüş görüldü. Öte yandan Çin’in altın ve madeni para yatırımları yüzde 28 artarak 280 tona yükseldi. Çin Altın Birliği verilere göre, Çin’in altın üretimi ve tüketimi 2024’ün ilk çeyreğinde artış göstermeye devam ediyor. Buna göre, Çin’de yılın ilk çeyreğinde, önceki yıla kıyasla yüzde 1,16 artışla 85 bin 959 ton altın üretildiği görülüyor. Buna karşın ülkede, aynı dönem zarfında yıl bazında yüzde 5,94 artışla 308 bin 905 ton altın tüketildi.

TCMB ALTIN REZZERRVLERİ REKOR SEVİYEDE

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), son 8 aydır altın rezervlerini aralıksız olarak artırarak rekor seviyeye ulaştı. 19 Nisan haftasında, Merkez Bankası brüt döviz rezervleri 2 milyar 989 milyon dolar yükseliş ile 67 milyar 11 milyon dolara düşerken aynı hafta altın rezervleri 827 milyon dolar artışla 58 milyar 446 milyon dolardan 59 milyar 273 milyon dolara çıktı. Merkez’in altın rezervi 2023 yılı eylül ayında 40,6 milyar dolar düzeyinde bulunuyordu. Böylece altın rezervleri 8 ayda yaklaşık 19 milyar dolar artış kayydetti.

İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan gelişmeleri şöyle değerlendirdi:

Görülen resmi rakamlarda Çin’in altın rezervi Batı ülkelerine oranla çok daha düşük seviyelerde idi, hala da öyle. Dolayısıyla aslında Çin bir nevi rezervini normalleştiriyor diyebiliriz. İkinci noktada da özellikle Rusya’nın yaşadıklarından sonra Batı sisteminde bulunan rezervlerine el koyulması veya dondurulması söz konusu oldu. Geçen hafta sonu itibarıyla Amerika’nın elinde çok ufak bir miktar var ama Rus rezervlerine el koyduğunu da açıkladı. Çin hep çok büyük rezervleri olan devamlı ticaret fazlası veren bir ülke olarak lanse ediliyor. Tabii böyle de ama baktığınızda zaten IMF standartlarında rezervleri aslında o kadar büyük değil ama baktığınızda da kur üzerinde devamlı olarak bir baskı, devamlı bir çıkış baskısı da olduğunu görüyoruz. Hem emlak balonunun yaptıkları hem içerideki gelişmeler bunlara paralel olarak hane halkı da altın talebini sürdürüyor. Londra altın fiyatlarıyla Şanghay altın fiyatları arasında çok ciddi bir makas açılmaya başlıyor. Bazen fiziki altın piyasasıyla finansal altın piyasası arasında çok uzun sürmeyen kopukluklara neden oluyor. Muhtemelen de Çin tarafındaki talep bu şekilde devam edecek.

‘ALTINDA ÖNE ÇEKİLMİŞ YÜKSELİŞ HAREKETİ GÖRÜYORUZ’
Altın fiyatlarında öne çekilmiş bir yükseliş hareketi gördüklerini belirten Altın ve Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, “Para birimlerine olan güvenin azalması ile birlikte merkez bankaları altın alıyor. Bunun yanı sıra Hindistan ve Çin’de bireylerin para birimlerine olan güvenin azalması ile birlikte enflasyona karşı korunmak isteyen vatandaşların altın alımlarının hızlandığını görüyoruz. Ons altında 2.300 dolar ve üzerindeki seyir sürdüğü sürece yükseliş devam edecektir. Fed’in faiz indirimlerinin haziran sonrasına ötelenmesine rağmen altın fiyatlarında bir düşüş olmadığını görüyoruz. Önümüzdeki aylarda ons altın fiyatlarında yukarı yönlü seyrin devam edeceğini düşünüyorum. Özellikle 2.400 dolarların geçilmesi durumunda 2.700 doların görülebileceğini tahmin ediyorum.” dedi.

“ÇİN’DE BİREYSEL TALEP ÇOK YÜKSEK”
Altın ve Para ve Piyasaları Uzmanı Şirin Sarı ise şunları söyledi:

“ABD faiz indirimleri beklentisi ve küresel jeopolitik gerilimler, altın fiyatlarının tüm zamanların en yüksek seviyelerine çıkmasına yardımcı oldu. Şu an zirve rakam 2431 dolar. Özellikle ekonomik ve jeopolitik gelişmelerin yanı sıra 2022 ve 2023 yıllarındaki gibi 2024’ün daha ilk aylarında merkez bankaların altın alımlarına devam etmesi, bireysel yatırımcıların alımlarında kartopu etkisi yarattı. Başta Çinli vatandaşlarda bu süreç çok etkili oldu. Tüm zamanların en güçlü perakende altın talebi ile karşılaşıldı. Emlak sektöründeki çöküş süreci, deflasyonist süreç, Ortadoğu’daki savaşın etkisi ve Çin’deki ejderha yılında altına olan talebin artması, talebin nedenlerinden bazıları olarak sayabiliriz.”

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir